04
Ağu
Gerçeğin üzerindeki tüm yetkisini kaybeden AKP, halkın gerçeğe ulaşmasına engel olmaya çalışıyor. Sosyal medyaya sansür düzenlemesi Mecliste.
Yoksulun elinde ne varsa alıp patronlara verdiler. Kendi iktidarlarını korumak için toplumdaki farklı kesimler arasındaki nefreti körüklediler. İçeride bulamadıkları desteği, başka ülkelere yönelik “askeri seferlerden” bulmaya çalıştılar. Duruma göre “vatan, millet” dediler; duruma göre “din, kitap” dediler. Ancak hiçbir şey, milyonlarca emekçinin üzerine kabus gibi çöken ekonomik yıkımın üzerini örtemedi.
Bir tarafta ay sonlarını güçlükle getirenler, çocuklarına ders kitabı alamayanlar, ya işsizlikle ya açlıkla sınananlar, okul bitirmesine rağmen atanamayanlar, evsiz kalanlar, tükenenler…
Bir tarafta da kapalı kapılar altında çevrilen dolaplar, türlü yöntemlerle koparılan ihaleler, işlenen suçlar, halkın cebinden patronların ve suç örgütü liderlerinin ceplerine akan milyonlar… Hepsi bir şekilde ortaya döküldü. AKP-MHP iktidarı bunların ortaya saçılmasının önüne geçmeyi başaramadı.
Şimdi çıkardıkları yasayla, yarattıkları tüm yıkımı baskıyla gizlemeyi düşünüyorlar. Halkın haber alma hakkını tamamen gasp ederek kendilerine seçim planları yapıyorlar. Sanki işsizliği yoksulluğu, krizi gizleyebilirlermiş gibi.
İktidarlar geldi, geçti. Bu topraklarda gazeteler çok kez engellendi, gazeteciler çok kez susturuldu, ekranlar çok kez karartıldı. Fakat işçilerin, emekçilerin, ezilenlerin sözcülüğünü üstlenenler hiçbir zaman tükenmedi, tükenmeyecek de.
O sansür yasası, çürümüş iktidarlarını kurtarmalarına yetmeyecek. Gazeteciler yazacak, mücadele sürecek. Evsizlerin, işsizlerin, yoksulların öfkesi bu iktidarı gönderecek.