18
Oca
İktidarın seçim sürecinde her türlü hukuksuzluğu, her türlü hileyi yapabileceğini biliyoruz.
Ama atacakları hiçbir adımın onlara seçimi kazandırmayacağını da biliyoruz. Belirleyecekleri hiçbir tarih onları kaybetmekten kurtaramaz.
Halkımız bayat ekmek kuyruklarında beklemeye mahkum edildi. İnsanlar akşam pazarlarında çöpe atılan meyve sebzeyi toplamak zorunda bırakıldı. Bu ekonomik düzeni, bu koşulları iktidar var etti. Ekonomik krizin sorumlusu, savaş ve baskı siyasetinin savunucusu iktidarı mutlaka göndereceğiz.
Bu ülkenin işçi sınıfı, bu ülkenin halkları AKP'yi göndermekte kararlı. Bunu Kartal’da Emek ve Özgürlük İttifakı’nın mitinginde meydanı dolduran kitlenin coşkusunda, umudunda gördük. AKP'ye seçimi kazandırabilecek bir tarih yok. Erdoğan’a seçimi kazandırabilecek bir yasa yok. Çünkü onun karşısında emekçi halkların mücadelesi var.
Anayasayı ve hukuku her fırsatta yok sayan Erdoğan, 14 Mayıs’ta gayri meşru şekilde aday olsa da, hilelere başvursa da karşısında emekçileri bulacak. Bu seçim gördüğü son seçim olacak.
Seçim sürecinde de bu kararlılıkla mücadeleye devam edeceğiz. Bizlerin görevi öncelikli olarak bu baskıcı iktidara karşı örgütlenmek, onları gönderecek siyaseti üretmektir. Süremiz kısıtlı. Seçime yaklaşırken her bir günü mücadelemizi örgütleyerek geçirmeliyiz. Hem seçim güvenliği için hem de bu iktidarı göndermek için var gücümüzle mücadeleyi büyütmeliyiz.
Yenilmiş değiliz. Alternatifsiz değiliz.
En uzun, en karanlık gecelerin sona ermesini engelleyemeyecekleri gibi bu karanlık iktidarın sonunu da engelleyemeyecekler. Emekçi halkın mücadelesi bu karanlığa bir son verecek. Güneşli günleri biz, ellerimizle var edeceğiz. Bu iktidarı karanlığıyla ve baskılarıyla birlikte göndereceğiz.