28
Eyl
İsrail’in Lübnan’a yönelik son saldırıları ve Nasrallah’ın hedef alınması, bölge halklarını hızla savaşa sürüklüyor. İsrail’in sadece Filistin’deki direnişi değil bölgede tüm direnen odakları dirençsiz kılmayı hedeflediği açık. Bölgedeki egemen devletler çeşitli dengeler içerisinde İsrail saldırganlığına dur deme olanağını her geçen gün daha da yitiriyor.
Ne Filistin, ne de Lübnan bizlere uzak değil. Dün Suriye’yi, Irak’ı hedef alan ABD emperyalizmi bugün İsrail ile tüm halkları daha fazla savaşa yaklaştırıyor.
Buna Türkiye egemenlerinin de hükümetiyle, savaş baronları ile sahte gözyaşları dökerken dahil olduğu, destek verdiği her yeni gün bir kez daha açığa çıkıyor.
Savaştan çıkarı olan sadece para hükmedenler, onların devletleri ve hükümetleridir. Savaştan çıkarı olmayan emekçi halkın evlatları bölgemizde ve dünyada yükseltilmek istenen savaşçı politikalara dur demeleri zorunludur. Meydanları tutarak, şalterleri indirerek, her alanda siyonist, emperyalist, insanlık düşmanı saldırganlığı durdurmalıyız.
Bu savaşa ortak olduğu apaçık ortada olan AKP-MHP koalisyonunu durdurmalıyız.
Filistin’de, Lübnan’da, Ortadoğu'da ve dünyada barış emekçilerin ellerindedir.