Açıklama
07
Eyl
Hakkını arayan Dursun Ali Koyuncu tutuklu, katiller ve Polatlar serbest. Bu adaletsizliğe son vereceğiz.
Kara para aklama, yasa dışı bahis, vergi kaçırma iddialarıyla süren, Dilan Polat davası olarak bilinen davada tutuklu sanık kalmadı. Dün görülen duruşmada tüm sanıklar tahliye edildi. Bugüne dek zenginlerin, patronların, holding sahiplerinin çıkarı için elinden geleni ardına koymayan, şirketlerin vergi borçlarını tek kalemde silen AKP iktidarı diğer yandan vergi kaçakçılarını, mafyaları, vurguncuları ve talancıları kollamayı da ihmal etmiyor. Adalet mekanizmaları da dahil olmak üzere tüm imkanlar seferber ediliyor. Emekçilere açlık sınırının altının reva görüldüğü bu siyasi iktidar döneminde ıstakozcular, çakarlı araçlarla drift atanlar, Polatlar gibi lüks yaşamlarını gözümüze sokanlar el üstünde tutuluyor.
Dün adaletsizliğin tek örneğini Polatlar davasında görmedik. 2011 yılında Hopa’da yapılan eyleme polisin biber gazı ile saldırması sonucu yaşamını yitiren Metin Lokumcu davasında yargılanan 13 polis hakkında dün beraat kararı verildi. Bugün de yine başka bir adaletsizlik örneğini Hopa’da doğasına sahip çıkan Reşit Kibar’ın öldürülmesine tepki gösterenlerin gözaltına alınması ve tutuklanmasında gördük. Hopa’daki gözaltılar ve tutuklamalar derhal serbest bırakılmalıdır.
Can Atalay ve diğer Gezi tutukluları için işletilmeyen adalet mekanizması, çiğnenen Anayasa Mahkemesi kararları ortadayken Polatlar gibiler için hemen uygulanan tahliye kararları bu düzenin gerçek yüzünü bir kez daha ortaya seriyor. 6284 sayılı kanun kapsamında koruma kararı olmasına rağmen öldürülen kadınlar için, Diyarbakır’da günlerdir bulunamayan Narin için, doğanın rant uğruna talan edilmemesi için işletilmeyen adalet mekanizmaları hak arayanların karşısına ise her seferinde bir yargı sopası olarak çıkarılıyor. Vurguncuları kollayan, hakkını arayanların karşısına ise katliamlarla, baskılarla, cezaevleriyle dikilen bu adaletsizlik düzenine son vereceğiz.
